DOLAR 35,9849
EURO 36,9466
ALTIN 3.252,36
BIST 9.767,15
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Niğde 9°C
Hafif Yağmurlu
Niğde
9°C
Hafif Yağmurlu
Sal -1°C
Çar -3°C
Per -4°C
Cum -1°C

NİĞDE’YE GENEL BAKIŞ: TARIM

03.02.2025
54
A+
A-

Tarımsal ürünlerin üretilmesi, günümüz dünyasında en stratejik ürünler arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Geleceğin meslekleri arasında da gıda üretimi baş sıraları almaktadır. Dünya genelinde kuraklığın artması ve iklim değişikliğinin meydana gelmesi gıda ve tarımı stratejik hale getirmiştir. İnsan yaşamı dahil dünyada var olan tüm canlıların yaşamlarını devam ettirebilmesi için gıdaya ihtiyaç tartışılmaz bir gerçektir. Geleceğin lider ülkeleri de gıda ve tarımda kendi kendine yetebilen ve gıda ve tarım ürünlerini ihraç edebilen ülkeler arasında  yer almak istemektedirler. Bu nedenle gıda ve tarım sektörünü en fazla yatırım yapacağımız sektörlerin başlarına yazmamız gerekmektedir. Milli savunma, eğitim ve sağlık ne kadar önemli ise gıda ve tarım da bir o kadar önemlidir. Bu yüzden bu sektöre stratejik yaklaşmamız gerekmektedir. On yıllık, elli yıllık ve hatta yüz yıllık plan ve projeler yaparak gıda tarım ve hayvancılık sektörünü geliştirmeliyiz, büyütmeliyiz ve ilerletmeliyiz.

Niğde tarımı sahip olduğu iklim, bitki örtüsü ve konum itibari ile ülkemiz genelinde birçok üründe ilk sıralarda yer almaktadır. Bunların başında gelenler patates, elma, lahana ve kirazı sayabiliriz. Birçok tarım ürününde bu kadar avantajlı iken bu avantajı ticari ve ekonomik başarıya ulaştırmak için bazı çalışmalar yapmak gerekmektedir. Bu çalışmaları iki ana başlıkta toplayabiliriz. Birincisi nitelikli, sağlıklı ve kaliteli ürün yetiştirmek, ikincisi ise pazar bulmaktır. Bu iki başlığı sorun olmaktan çıkartıp avantaja dönüştürdüğümüzde, Niğde’nin kişi başına düşen milli hasıladan tutun toplumsal refaha kadar çok önemli gelişmeler kaydedeceğini düşünüyorum. Tarımsal üretimde karşılaştığımız en büyük kronik sorunlardan birisi de çok ürün elde etme hırsıdır. Bu anlayışı tez zamanda yıkmamız gerekmektedir. Önemli olan çok ürün elde etmek değil, nitelikli, sağlıklı ve kaliteli ürün üretmektedir. Nitelikli ürün elde etmemiz bizlere az maliyetle daha çok kazanç elde etmemizin yolunu açacaktır.

Yine ülkemizin ekonomi, ticaret dahil birçok sektöründe var olan kayıt dışı üretim, Niğde tarımının gelişmesinde en önemli sorunların başında gelmektedir. Bu sorunu patates üretiminde belki elli yıldır yaşıyoruz. Devlet teşviklerinden daha fazla faydalanmak için patates ektiğimiz tarlayı örneğin fasulye ekmiş gibi gösteriyoruz. Belki küçük çapta küçük paralar kazanmış gibi görünsek te aslında ülke genelinde ve ilimiz özelinde birçok kayıplar vermekteyiz. Devlet patates ile ilgili planlama yaparken iç piyasanın tüketeceği patates miktarını, ihracat yapabilecek patates miktarını hesaplamaktadır. Bizler ÇKS dediğimiz Çiftçi Kayıt Sisteminde devlete yanlış beyanlar verdiğimizde, devlet de haliyle yanlış hesaplama ve planlama yapacaktır. Bu durum her iki, üç yılda karşılaştığımız patatesin maliyetinin altında satılmasına ve üreticinin elinde kalmasına neden olmaktadır. Demek ki küçük çıkarlar büyük başarıların önünde en büyük engel olarak devam etmektedir. Yine her üründe olduğu üzere tarladan metrekareye düşen ürün miktarını arttırmak için ihtiyaçtan fazla gübre, zirai ilaç ve hormon benzeri insan sağlığına zararlı ve üretilen ürünün kalitesini bozacak üretim yapmanın yarışına girmekteyiz. Bununla ilgili yasal düzenlemeler yapılmalı ve çiftçiler bu konuda eğitilmelidir. Tarım ve hayvancılık sektöründe kronik sorunlardan bir tanesi de şehirde yaşayan memur işçi veyahut esnaf kesimin kırsalda toprak kiralayarak kayıt dışı üretim yapmasıdır. Tarım ve hayvancılık ile iştigal edecek olan kişiler ruhsatlandırılmalı ve üretimlerini izinle yapmalıdırlar. Ruhsatsız ve kaçak yapılan üretimler ağır cezalara çarptırılmalıdır. Ve hatta hangi bölgelerde patates, hangi bölgelerde yem bitkisi, hangi bölgelerde elma üretecekleri belirlenmeli, bunların harici yerlerinde üretim yapılmamalıdır. Ziraat Odalarının verilerini kayıt altına alan ÇKS bulunmaktadır. ÇKS’de her çiftçinin sahip olduğu tarımsal arazilerin verileri tutulmaktadır. Bu veri sisteminde aynı zamanda tarımsal arazilere hangi ürünlerin ekilip dikildiği de kayıt altına alınmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ürün bazlı tarımsal destekleme ödemeleri yapılmaktadır. Her ürüne ödenen tarımsal destekleme tutarı farklı olduğundan maalesef çiftçilerimiz ektiği ürünleri beyan edeceğine hangi ürüne devlet desteklemeyi fazla veriyorsa o ürünü yazdırmaktadır. Durum böyle olunca kaç dekar tarımsal arazide hangi miktarda hangi ürünün ekildiği tespit edilememektedir. Ekilen ürün tespit edilemeyince, bu ürünlerden hangi miktarda hasat yapılacağı, iç piyasanın tüketebileceği miktar, ihracata gönderilecek miktarlar yanlış hesaplanmaktadır.  Bu durum ürünlerin fiyatlarında istikrarsızlığa neden olmaktadır. Daha fazlası zararına ürün satışına yol açmaktadır. Bu sorunun çözümü şöyle olmalıdır. Öncelikle yanlış beyanda bulunan çiftçilere desteklemeden men cezası verilebilir. Tarım il ve ilçe müdürlüklerindeki teknik ekip tarımsal arazileri gezerek hangi ürünün ekildiğini tespit edebilirler. Tarlada başka ürün ekili ise, çiftçiye cezai yaptırımlar gelebilir. Ekimini doğru beyan eden çiftçiye fazla türde destekleme verilebilir.

Tarımda karşılaşılan büyük bir sorunda tek bir ürüne odaklanmaktansa küçük ama birçok ürünü üretmenin yoluna gidilmesidir. Mesela Dikilitaş köyünde herhangi bir çiftçiye baktığımızda ortalama olarak (yaklaşık) hane başına beş baş inek, yirmi beş baş koyun, bir düzüne kümes hayvanı, yirmi dekar buğday, on dekar patates, beş dekar elma üretimi yapılmaktadır. Bu örnekten yola çıkarsak, bu çiftçimiz elindeki sermayesini alet ve edevatını mesaisini farklı farklı ürünlere harcıyor ve hepsinden az üretim yaptığı için beklediği ticari kazancı elde edememektedir. Peki, çözüm nedir? Çözüm; elinde bulunan toprağın özelliklerine, demirbaşlarına ve ürettiği ürünün pazarına göre bir ürün belirleyerek o üründen daha verimli, daha kaliteli, daha fazla ve daha kazançlı bir şekilde üretim yapmasıdır. Bu durum özelde çiftçinin kendisine, genelde iline ve ülkesine katma değer sağlayacaktır. Harekete geçirilmesi gereken bir başka konu ise; Tarım İl Müdürlüğünde, Orman İl Müdürlüğünde, Patates Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde ve bunların varsa ilçe müdürlüklerinde görevli Ziraat Mühendisleri, Gıda Mühendisleri, Veteriner Hekimleri, bunlarla birlikte teknikerleri,  teknisyenleri ve Üniversitemizi bu işin içine dahil etmektir. Sahada özellikle kış aylarında kasaba ve köylerde kahvehanelerde ve sosyal tesislerde kadın ve erkek çiftçilere eğitimler verilmelidir. Bahar ayı ile birlikte sahaya çıkılmalı, çiftçilere tohum seçiminden zirai ilaç seçimine, sulamadan, gübrelemeye ve hasada kadar üretim takip edilmeli, kayıt altına alınmalı ve çiftçilere danışmanlık hizmeti verilmelidir.

Tarım ve hayvancılık sektöründe bir diğer büyük problem ise, yeraltı sularının ruhsatlandırılması ve işletilmesidir. Yeraltı suları şu anda ruhsata bağlı bir şeklide kullandırılmaktadır. Fakat şu an ruhsat verilmiyor ve ruhsat verme şartları da imkansız denilecek kadar zor. Bu durum çiftçiyi kaçak kuyu açmaya yöneltmektedir. Kaçak kuyu açarken yakalanan çiftçi ağır para cezalarına çarptırılıyor. Hızlı bir şekilde ruhsatsız kuyuların ruhsatlandırılması ve kayıt altına alınması gerekmektedir. Peki, bu nasıl başarılacak? Tabi ki ilk önce ruhsat alma şartları kolaylaştırılacak ve yer altı suyunun verimli ve tasarruflu kullanılması için yöntemler hazırlanacak ve çiftçilere bu yöntemler anlatılarak çiftçilerin bu yöntemleri uygulaması sağlanacak. Yoksa “ruhsat                     ver, vermem. Kuyu açacağım, açtırmam.” polemiği  sürüp gidecektir. Böyle bir anlayışla yeraltı sularının kullanımında tasarrufa gidilmesi imkansızdır.

Bir diğer sorun, üretilen ürünlere pazar bulunması sorunudur. Bu sorunun çözümünde yaklaşım bence sözleşmeli ekimden geçmektedir. Çiftçilerin üreteceği ürünler ekim öncesinde tedarikçilerle sözleşme yapılarak pazarlanması, ürünlerin pazar problemini ortadan kaldıracaktır. Üretilecek olan ürünün miktarı, birim fiyatı, kalitesi, alınacak ön ödemelerin tutarı ve ödeme zamanları belirli olan bir sözleşmeli ekim kazan – kazan ilkesi ile hem ürettiriciyi hem de tedarikçiyi koruyarak istikrarlı gelir elde etmesinin önünü açacaktır.

Üretilen ürünlerin saklanması ve uzun süre muhafazası için ilimizde bulunan soğuk hava depolarının sayısını arttırmalıyız. Hava sıcaklığına bağlı olarak bozulması kısa sürecek ürünler soğuk hava depolarında muhafaza edilirse, arz talep dengesine göre piyasaya zamanında ürün arz ederek fiyat dalgalanmalarının önüne geçilebilecek ve piyasaya fiyat istikrarı getirilebilecektir.

Özellikle Ziraat Bankası kaynaklı verilen zirai kredilerin ödeme vadeleri uzatılmalı, sıfır faiz veyahut düşük faizli krediler üreticilere verilmelidir. Kredi veriminde önemli olan belki en büyük kriter, verilen kredinin üretim haricinde kullanılmamasının denetiminden geçmektedir. Ve hatta Ziraat Bankası’nın üreticilere verdiği sıfır faizli ve düşük faizli krediler gibi özel bankalara da yetki verilmeli, verilen kredilerin faizleri tıpkı ziraat Bankasında olduğu gibi hazine tarafından karşılanmalıdır.

Niğde, KOP ve Tarım ve Orman Bakanlığının kırsal kalkınma desteklemelerinden faydalanmaktadır. Fakat IPARD (Avrupa Birliği (AB) tarafından aday ve potansiyel aday ülkelere destek olmak amacıyla oluşturulan, Katılım Öncesi Yardım Aracı’nın (Instrument for Pre-Accession Assistance-IPA) Kırsal Kalkınma bileşenidir.) dediğimiz destek programının Niğde’nin milli gelirinin yüksek olması sebebiyle dışında kaldığını bilmekteyiz. Zamanında farklı nedenlerden dolayı Niğde’nin GSMH ve milli gelire oranı maalesef yanlış hesaplanmıştır. Etrafımızda Kayseri ve Konya gibi iller IPARD desteğinden faydalanırken, Niğde maalesef bu program dahiline alınmamıştır. Bu durumun gerekli bakanlık ve ilgili kuruluşlarla görüşülerek düzeltilmesi önemlidir. Bunun yanı sıra Ahiler Kalkınma Ajansının tarım ve hayvancılık sektörüne verdiği desteğin arttırılması için gerekli çalışmalar yapılmalıdır. Ayrıca Avrupa Birliği, Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler gibi kuruluşların verdiği hibe ve kredi programlarından Niğde’nin öncelikli olarak faydalanması için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.

Kooperatifleşmedeki problemlerde sadece ilimizde değil ülkemiz genelinde düzenlemeler ve güncellemeler yapılması gerekmektedir. Kooperatifleşmede en büyük sorun sürdürülebilirliktir. Kooperatifçilikte, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ortaklara verilen vadeli, taksitli ve düşük faizli kredilerle canlı büyükbaş ve küçükbaş hayvan alımı yapılmaktadır. Hayvan alım projesi bittiğinde, kooperatifin de gayesi bitmiş gibi algılanıyor. Kooperatifler Kanununda, Kooperatifler ana sözleşmesinde ve ilgili yönetmeliklerde kooperatiflerin rantabl ve sürdürülebilir bir şekilde acilen bir mevzuat güncellenmesi gerekmektedir. Kooperatifçilik her şeyden önce ortaklıktır. İlimize ve ülkemize yapacağımız en büyük iyiliklerden bir tanesi de çiftçilerimizin birlikte hareket edebilecekleri, ürettikleri ürünleri birlikte pazarlayabilecekleri ve herkesin kazanacağı bir sistemin kurulması olmalıdır. Tek tek satılan ürünler miktarları ve tutarları az olduğu için pazarlık şansı az olacaktır. Ama kooperatif tüzel kişiliği ile birlikte bütün ürünlerin bir yerde toplanarak tek elden pazarlanması, daha kazançlı rakamlara satılmasına, istikrarlı bir şeklide üretilen malların pazarlanmasına vesile olacaktır. Şimdi ilimizde ülkemiz genelinde lider olduğumuz tarımsal ürünler hakkında açıklamalarda bulunulacaaktır.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.