3 İLME GÖRE YUNUS EMRE AKSARAYLIDIR!!!
Bu konuyu bu gün yazmama bir meslektaşımızın yazacağım üç ilime göre alakaları olmayan piri sahiplenmesidir.
Hazret Yunus(A.S.) Peygamberden dolayı İslam coğrafyası ile birlikte İslam ülkeleri dışında Müslümanların bulundukları yerlerde de oğlum Yunus Şammas gibi sayısını bilemeyeceğimiz kadar kişinin ismi hem Yunus Peygamber hem de onun ismi verilen Taptuk Pirin ocağında 40 yıl odun taşıyarak hamlıktan kurtulup pişmesiyle İlahi olarak söylediği yüzlerce kasidesiyle gönüllere taht kuran Yunus Emre sevgisiyle “Yunus” ismi revaçtadır.
Bu Yunus’ ların bazıları Türkiye ve dünyanın birçok yerinde iyi ve güzel e sahip çıkılması nedeniyle alakalı ve alakasızlığına bakılmadan “Yunus Emre” olarak bilinmiş.!!!
DÜNYA VE TÜRKİYE’DEKİLERİN BİR YUNUS HARİÇ DİĞERLERİ HACIBEKTAŞ’A BUĞDAY İÇİ GİDEN YUNUS DEĞİL!!!
Konuya bu çerçevede bakıldığında Türkiye ve dünyanın tüm yerleşim yeleriyle birlikte Eskişehir ve Larende (günümüz Karaman ilinin merkez ilçesi olan şehir)’de de bu sevgiyle Yunus ,hatta Yunus’ları da olabilir.!!!
Fakat bu Yunus veya Yunus’lar memleketinde kıtlık olduğu için Hacı Bektaş-ı Veli hazretlerinin dergahından buğday almaya giden Yunus Emre olamaz/olması mümkün değildir.!!!
Sebebine gelince üç ilme göre bu imkansızdır!!!
Bu konuda yani Yunus Emre’nin özelde isimlerini verdiğim iki ilimizden, genelde ise pire sahip çıkan diğer yerlerden olamayacağı konusundaki ilmi tespitler bulunmasına rağmen ben işin tarihi vesika ile ispatlanmasını tarihçilere bırakarak üç somut ilmin ışığında ele alarak Aksaray dışındaki sahiplenmeleri boşa çıkartacağım.!!!
MATEMATİK,TARİH VE COĞRAFYA İLMİNE GÖRE YUNUS EMRE ESKİŞEHİR VE LARENDE(KARAMAN)Lİ DEĞİL!!!
Konuya önce matematik ilmine göre bakalım!
Eskişehir ve Hacıbektaş arası günümüz modern yollarına göre 478 Km’dir.
O zamanki ulaşım göz önüne alındığında Eskişehir ile Hacı Bektaş arası en az 500 Km.
O zamanki Larende yani günümüzün Karaman ilinin merkez ilçesi olan Karaman ile Hacı Bektaş arası ise 315 km.
Yine o zamanki ulaşıma bakıldığında bu mesafe en az 350Km’dir.
Şimdi tarih devreye girerse Moğol istilası ile başı boş kalan her yerde eşkıyalığın kol gezdiği Anadolu da Eskişehir den Hacıbektaş’a buğday almaya gitmek istense giden kişiyle, öküzleri hiç yorulmasa, kağnısı da bozulmasa eşkıyalarda yolunu çevirmese, tüm yokuşlarda düz olsa günlük maksimum yapabileceği yol 15 Km’dir.!!!
Yani Eskişehir’den yola çıkan kişi en erken 35 günde Hacıbektaş’a ulaşır.!
Dinlenmesi Buğday istemesi ve alması da, nefesi ret etmesine pişman olup geri dönmesi ve kilidinin Taptuk ’ta olduğunun Pir Hacı Bektaş tarafından belirtilmesi en az 3 gün sürse eder 38 gün.
Aldığı maksimum 150 Kg buğdayla dönmesi ise hiçbir engel çıkmasa 35 gün sürer.
Yani toplam olarak en iyimser tahminlerle en az 73 günü yolda geçer.
Bu dönüş yolculuğunda kağnıda bulunan buğday sürücü ve öküzlere yetmez amma haydi diyelim ağızlarını bağlayıp Eskişehir’e vardıklarında kendileri için buğday almaya gidilenlerin hiç birisi bu kadar zamanda açlığa dayanamaz.
Aynı şekilde Larende yani Karaman için bakıldığında ise yolar düz olup, eşkıyalar çevirmese, öküzler ve sürücüsü hastalanmasa gidip gelmeleri ortalama 50 gün sürer.
Şimdi coğrafya ilmini devreye alalım.
Eskişehir ‘de kıtlık olsa gidip gelmesi en iyimser tahminle 73 gün sürecek yolculuk için Hacıbektaş yerine mümbit Marmara şehirleri tercih edilmez miydi?!!!
Aynı şekilde Larande’ den 50 gün sürecek meşakkatli yolculuk yerine hemen yanı başında bulunan mümbit Ak deniz bölgesi tercih edilmez miydi?!!!
Yunus Emre’nin köyü olan günümüzde tarihteki gibi Aksaray sınırları içinde olan Sivrihisar köyü ile Hacıbektaş arası kağnı ile maksimum 3 günlük mesafededir.
1 veya iki günlük dinlenme ile 3 günde de geri dönüldüğünde yolculuk maksimum 8 gündür.
Bu Matematik, Tarih ve Coğrafya ilmi gerçeklerinde ortaya koyduğu gibi Aksaray dışındaki diğer şehirlerle birlikte Eskişehir ile Karaman’ın Yunus emre konusundaki iddiaları boşa veya akıntıya kürek çekmekten başka bir şey değildir.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN 2 HAZİRAN 2018 VE 26 MART 2024 DEKİ TESÇİLİ DEĞERLENDİRİLSİN!
Başta Prof. Dr. Orhan Tavukçu hoca olmak üzere onlarca bilim adamının çalışmasıyla Aksaraylı olduğunun kesinleşmesi nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından da bu ilmi gerçekler ışığında 2 Haziran 2018 ve 26 mart 2024 günkü mitinglerinde Aksaraylı olduğunu belirtmesiyle en yetkili makam tarafından tesciliyle bu konudaki tereddütler tamamen ortadan kaldırıldı.
Şimdi bu somut gerçeklerin gereğinin yapılmasında.
Bu çerçevede ilimiz Milletvekilleri Aydoğdu, Altınsoy, Kaşlı, Yaldır, Vali Kumbuzoğlu, Belediye başkanı Dinçer, ASÜ Rektör’ü Arıbaş, İGM başkanı Ağar, ATSO başkanı Koçaş, Borsa Başkanı Özkök , Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ceylan ve Ziraat odası başkanı Koçak ile birlikte pirin isminin başta ASÜ ye verilmesi olmak üzere tüm kurumlarımıza damgasını vurmasının sağlanarak aidiyet sıkıntısının tamamen ortadan kaldırılması için gerekenlerin zaman geçirilmeden yapılmasında!!!
Rabbim yar ve yardımcımız olsun.