Basını yok saymak halkı yok saymaktır
Geçtiğimiz hafta İnternet Gazeteciliği Derneği (TİGAD) öncülüğünde Nevşehir’de “Kapadokya Dijital Medya Çalıştayı” düzenlendi. Biz de Karaman internet medyasını temsilen oradaydık.
Çalıştaydan önce çok heyecanlıydık zira ilk defa bu denli derli toplu bir dijital medya toplantısı yapılıyordu. Üstelik ilk kez devlet internet yayıncılarını muhatap alıyordu. Fakat işler beklenildiği gibi gitmedi.
Başa dönecek olursak, TİGAD Genel Başkanı Okan Geçgel’in bir yıllık çabası sonuç vermiş, TİGAD Nevşehir İl Temsilcisi Can Taşkın’ın ev sahipliğinde her şey planlanmıştı. Ülkenin hemen her ilinden dijital medya yayıncıları Nevşehir’de toplanacak, ilgili devlet yetkilileri, akademisyenler ve sektörün ulusal büyük aktörleri ile dijital medyanın sorunları tartışılacak, belki çözüm önerileri kayda geçecekti. Aslında oldu da. Devlet yetkilileri hariç beklenen herkes toplantılara katıldı. Çok verimli tartışmalar, sunumlar ve beyanatlar oldu. Sadece resmi kanattan toplantılara katılması gerekenler yoktu. neden mi? Açıklayayım…
Mesele şu ki; Nevşehir AK Parti İl Başkanı programa ev sahipliği yapan CT Haber Sahibi Can Taşkın ile problemleri olduğu için çalıştayı engellemeye çalışmış. Bunun için de siyasi gücünü kullanarak katılımcıların gelmesine engel olmuş. Her ne kadar toplantının yapılmasını engelleyemese de İletişim Başkanlığı ve RTÜK’den gelecek olan konuşmacıların katılmasına engel olmayı başarmış.
GAZETECİLERİ YOK SAYMAK HALKI YOK SAYMAKTIR
Şimdi bütün bu yaşananlardan sonra ben diyorum ki. Basını susturmak halkı susturmaktır. Basından bir şey gizlemek halktan bir şey gizlemektir. Basının konuşmasını istememek halkın konuşmamasını istemektir. Basını yok saymak halkı yok saymaktır. Çünkü gazeteciler halkın haber almasını ve halkın sesini idarecilere ulaştırmasını sağlar. Bir siyasetçi halkı yok sayarak neyi hedeflemektedir.
Oysa internet medyası olarak bizlerin o toplantıdan muradımız;
- Resmi gazetenin dahi dijital yayınlandığı bu çağda dijital medyanın
devlet tarafından fark edilmesini sağlamak, - 15 Temmuz darbe girişiminde FETÖ’nün kontrol edemediği tek mecra
olan yerel medyanın sorunlarını masaya yatırmak, - İnternet medyasının yasal mevzuatlarla bir düzene
girmesi için fikri tartışmalar yapmak idi.
İl Başkanının, “ Cumhurbaşkanı’nın ildeki temsilcisiyim” diyerek ülkede sıkıntılı bir konunun çözülmesine engel oluşu gerçekten şaşılacak bir şey. Dijital medya, bugün hâlâ ülkemizde kanunu olmayan ve yasal tanımı olmayan bir yapıda. Tanımı yok ama hayatımızdaki etkisi tartışılmayacak kadar ileri seviyede. Bugün günlük 10 milyon kitleye sahip haber portalları var. 100-200 tirajlı gazetelerin hizmetlisi dahi basın kartından yararlanırken, bu haber potalının editörü, muhabiri, genel yayın yönetmeni basın kartı alamıyor. Devlet desteklerinden faydalanamıyor. Hatta yakın zamana kadar bazı valiler basın toplantılarına internet medyasını çağırmazlardı. Toplantıya, haberi kâğıda basanları çağırır ama haberlerini internet medyasına yollarlardı. Herkes gibi devrin değiştiğini, artık çağın gerekliliklerini yerine getirmenin bir zorunluluk ve kolaylık olduğunu onlar da kavradı. Ama görüyoruz ki hâlâ eski kafaya devam edenler, bu işi yaparken de “Ben Cumhurbaşkanı’nın temsilcisiyim” diyenler var.
Allah’tan ki vatandaş Cumhurbaşkanı’nı sizinle tartmıyor. Yoksa vay halimize.
özün sonunda, çabalarından dolayı TİGAD Genel Başkanı Okan Geçgel’e, ev sahipliği için Nevşehir CT Haber Can Taşkın’a, harika bilgilendirici sunumlarından dolayı akademisyen hocalarımıza, bizleri aydınlatan diğer tüm konuşmacılara, çok değerli bilgi paylaşımları için ulusal internet medyası temsilcilerine, 81 ilden toplantıya katılan tüm gazeteci dostlara ve Nevşehir halkına teşekkür ederim. Eksik olmayın…
Adem Kocatürk