MİLYONLAR BAŞI ÖRTÜLÜ ANNELERİN YEMİN TÖRENİNE ALINMAMASI İÇİNMİ ŞEHİT OLDU?
Cumartesiden devam.
Peygamber ocağı olan ve askerinin ismi küçük Muhammed anlamına gelen” Mehmetçiklerin” ocağı olan Askeri kışla ile sosyal tesislerine dinimizin emri olan başörtüsünü örtenlerin ve yine dinin emri olan sakal bırakanların evlatlarının vatan görevini ifa ederken yapılan yemin töreni de dahili istisnasız olarak kışla içlerinde yapılan etkinliklerini hiç birisine alınmamasıyla maalesef ülkemizde onlarca yıl insanlarımızın öz yurtlarında parya yapılmaları kara lakesi ve ülkemizin mutlu istikbali için bundan kıyamete kadar kurtulması tedbirleri için asla ve asla unutulmamalı.!!!
BAŞÖRTÜLÜ ANNEYLE SAKALLI BABA YEMİN TÖRENLERİ GİBİ DÜĞÜNLERİNEDE ALINMADI!
Aynı şekilde onlarca yıl Orduevlerinden evlenen askerlerin başörtülü anneleriyle babaları da evlatlarının bu en mutlu günlerine laikliğin demokrasi ve kalkınmışlık seviyeleri yüksek ülkelerin yorumunun aksine Vural Savaş’ın ve aynı düşüncede olanların dini olan her şeye karşı yorumları da aynı şekilde hiçbir zaman unutulmamalı.
TÜRKİYENEN KIYAMETE KADARKİ MUTLU İSTİKBALİ OLUMSUZLUKLARIN ORTADAN KALDIRILMASINDA
Bazılarının Feto kumpası oldukları sonradan anlaşılsa da yakın denecek zamanlardaki iddianamelere giren Camilerimizin bombalanmak istenmesi ,”Sofular” semtinin isminin irticayı(!) çağrıştırmasının iddia edilmesini.
Dinin emri olan gümüş yüksük takanların, dinimizin direği olan Namazı kılıp Farz olan orucu tutanların askeri şura kararlarıyla” Disiplinsizlik” saçmalığıyla yaftalanıp işlerinden atılmalarını.
Yine sırf ara sıra oruç tuttukları ,bazen Namaz kıldıkları ve besmeleyi kullandıkları için bunu yapan en alttakinden en üst rütbeye gelenlerin bile disiplinsizlik suçlamasıyla ordudan atılması.
Aynı şekilde dindar olanların, din eğitimin yanında normal lise müfredatına göre eğitim veren okullardan mezun olanların Polis teşkilatından dışlanması ,kamu personeli olamamaları için önlerine engel üstüne engellerin çıkartılması da bu milletin yakın zamandaki kendi öz yurdunda paryalığının bir başka uygulamasıydı.
İMAMHATİPLİLERLE BİRLİKTE TÜM MESLEK OKULLARI MEZUNLARINA UYGULANAN KATSAYI ZULMÜ İLE HEM ÜLKEMİZDE DİNSİZLİK TEŞVİK EDİLDİ,HEMDE ARA TEKNİK ELEMAN SIKINTISI OLUŞTURULDU!
Hiç kimse çıkıp 28 Şubat döneminde zirveye çıkan ve 2010 yılı Anayasa referandumuna kadar devam eden militan laikliğin masum bir uygulama olduğunu söyleyemez.
Ülkemizde çok istisnai durumlar hariç 2010 yılı Anayasa referandumuna kadar laikliğin membaı Fransa ile buna benzer yorumu uygulayan ülkelerin aksine daima din ve dinin emirlerinin karşısında bir balyoz gibi uygulandı.
Bu balyozlardan biriside İmam hatiplerin orta bölümlerinin kapatılması ve Liselerinden mezun olanların ise Üniversiteyeler girmelerinin katsayı adaletsizliğiyle önlenmesiyle Türkiyede dinsizlik teşvik edildi.
Dinsizliğin yanı sıra bir ülkenin üretiminin ana aparatı olan ara elemanların yok edilmesi ve üretimin durması için ise bu katsayı adaletsizliği tüm meslek liselerine de uygulanarak öğrencilerin buraları tercihinin önüne geçildi.
Türkiye’nin mutlu istikbali için zinde tutulması ve bu zindelikle intikamistlik yerine medeni hukuk içinde ,bunların bir daha olmaması konusunu tamamlayamadım.
Kamuoyunun ilgilendirecek çok önemli bir gelişme olmaz ise Hakkın izniyle konuya Pazartesi günü devam edeceğim.
Ülkemizi her yönüyle çağdaş demokrasilere rezil eden tüm çağ dışı engellerin yanı sıra inanç, fikir ve müteşebbis hürriyetinin önündeki tüm engellerinde milli bekamız için bir daha asla ve asla kıyamete kadar yaşanmaması için takip edilmesi dileğiyle.
Hazreti Adem(A.S.) atamızdan, Çanakkale’ye ,Çanakkale’den günümüze kadar gelip geçmiş tüm İslam Şehitleri ve Gazilerinin ruhları şad, mekanları Cennet olsun.
Cumamız mübarek olsun. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.