KUMBUZOĞLU BİLSEYDİ?

Çok istememe rağmen üstünüze afiyet Salı akşamından bu yana evde yatak, yorgan hasta yattığımdan yapılan programa katılamadım. Katılsaydım İznillah kendilerini bilgilendirirdim.
Bilgi verseydim açılışlarda hafızın okuduğu Kur’an-ı kerimin hangi sure olduğunu bilecek kadar dini konulara hakim olması ve yüce kitabımızdaki ayetlerin Hadisi Şeriflerdeki vefanın gereğini mutlaka yapardı.
Günümüzde Büyük Şehir Belediye teşkilatı olmayan illerdeki ismi “İl Özel idaresi Genel Sekreterliği” olan o zamanki ismi” Yol, Su ve Elektrik İl Müdürlüğü(YSE)’nin Niğde İl müdürü, Vali bey gibi Karadeniz uşağı olan Ali bey Gazeteci merhum Nevzat Albayrak ile birlikte beni götürdüğünde gördüğümüz ve ismi “Huni veya Sodalı Göl” olarak bilinen.
Aksaray’ın il olmasına yakın Niğde Kültür müdürlüğü yapan ,hatta Altınsoy merhum engellediği Güzelyurt’un kanunun TBMM genel kuruluna gelmesine kadar gizlenin ilçe çalışmanın da perde ardında sürdüreni olan Özgür hanım tarafından kırışan ciltleri gerdiğini belirtmesiyle ünlenen Narlı Göl’e de, Bekârlar ile Sofular köyleri ile dolasıyla Sofular Vadi sinede Aksaray olarak sahip değildik.
Dün Vali Mehmet Ali Kumbuzoğlu’nun Aksaray Belediye Başkan vekili Cemali Zade Yakup Kadri Perek ve İl birim amirleriyle birlikte gezilen Vadinin ismide şimdiki gibi ”Ihlara Vadisi” değildi.
Önce “Gavurlar” ardında ise “Melekler” ve “Mumyalar Vadisi” olarak adlandırılan buradan çıkartılan ve yabancılara satılırken yakalanarak Niğde Müzesine konan “ Sarı Rahibe” mumyasından önce kıymetli bilinmeyen, özellikle kurak geçen mevsimlerde yağmurun yağması için bulundukları yerlerden çıkartılarak Melendiz çayı ile 40 gözün suyunun birleşmesiyle” Beyaz Su” ismini alan ırmağa atılan veya yakılan mumyaların diyarı yani vadisi olan.
İsmi“ Peristremma Vallee” olan Güzelyurt tan sonra bölgenin tek Belediyesi olması nedeniyle alınan isabetli bir kararla ismi “Ihlara Vadisi” yapılan.
Coş, Altınok ve Yıldırım gibi çeşitli sebeplerle Aksaray ilinde uzun süre görev yapamayan diğer bazı Valiler haricinde 1989’dan görevi boyunca başardıklarıyla gönüllere giren Doç. Dr. Hamza Aydoğdu’ya kadar yeri doldurulamayan efsane Mülkiyeli Kaymakam Yüksel Özden’in haftanın istisna dışında 3 gününü A takımından kendisi gibi idealist olan 29 yaşındaki bölgenin de insanı Turizm müdürü, günümüz Aksaray müzesindeki eserlerin çok önemli bölümünün toplanmasını ve koruma altına alınmasını da sağlayan 12 Eylül darbesinin ardından görevden alınan Belediye başkanı Tatlıpınar’ında yerine atanan Kaymakam Güner Orbay’ın izne ayrılınca Kaymakamlık ve Belediye başkanlığına da vekalet görevinde de bulunan daha sonra geçtiği Mühendislik Fakültesi Genel Sekreterliğinden emekli genç arkeolog Abdullah Karakaya ile birlikte Ihlara vadisinde geçirmesi.
Özden’in Vadiye giderken o zaman şu anki hiç biri bulunmayan Selime köyünde ve Ihlara Beledisindeki günümüzün konaklama ve yeme içme imkanı sunan mekanlarının oluşmasının teşvik edilmesi.
80 darbesine kadar Ihlara kasabasının Belediye başkanı olan merhum Kazım Akar’ın samimi desteği, bu samimi desteğe öğretmen Nail Kuşsan ’ın sahip olduğu yabancı dili ile Bekçi Başı Durmuş Koçak dayıyla yardımcısı Nusrettin Diker’in.
Otomobili Sümbüllü kiliseye düşen” Şoför Ahmet” lakaplı Ahmet Karaca merhum ile eşi Neriman teyzenin derme çatma barakada en samimi şekilde gelen turistlere yeme içimde yardımcı olmaları.
Kaymakam Özden’in haftanın üç günü devam eden ziyaretlerine istisnasız olarak meslektaşım ve vilayet olma mücadelemizin basın bölümünü birlikte başlatıp il olmamızı kadar sürdüğümüzü ,ölümüne kadarda birlikte, vefatından sonra tarafımdan aralıksız yapılan haber ve köşe yazılarıyla zinde tutulmaya çalıştığım mücadeledeki yol arkadaşım.
Günümüzde benimle birlikte Aksaray da gazetecilik yapan birçok kişiyi de mesleğe kazandıran merhum Çapan Tekil ile beni mutlaka yanına alması.
Fransızcasıyla o zaman geneli Fransızların Ak deniz tatil köyleri organizasyonuyla sadece yazın gelen turistlerle konuşarak oluşturduğu haberlerin merhum Tekeli’nin Hürriyet gazetesi ,benimde haftanın 3 günün de birçok konuda Günaydın gazetesi ve bu gazeteyi yayınlayan gurubun diğer gazetelerinde yayınlattığımız yüzlerce haberle.
Yine merhum Ahmet Öztürk ağabeyinde aynı şekilde Hürriyet gazetesinde, merhum Mustafa Doğruer ağabeyin kendi adına Tercüman ve eşi Türkan abla ismine Milliyet’te yaptığı onlarca haberle TRT’ in ilgisini çektik.!!!
Yapılan haberlerle ilgilerinin çekilmesiyle TRT ekibi çekim için Aksaray’a geldi.
Ağaçlı tesislerinin tek katlı olan yer otelinde merhumlar Kaymakam Yüksel Özden ve Belediye başkanı Muhammed Taki Tatlıpınar tarafından misafir edilen TRT ekibi için Çapan Tekeli merhum ile bana legal olan tüm isteklerinin karşılanması talimatıyla çekim öncesi ve çekimlerden sonra istirahate çekilmelerine kadar hep yanlarında durduk.
Çekimler Özden ve Tatlıpınar ’ın gözetiminde Turizm Müdür Karakaya’nın senaryosuyla tamamlandı.
TRT’İN ÇEKTİKLERİNİN YAYINLANMASIYLA O SENE IHLARA VADİSİNE GELEN TURİST SAYISI 2500 DEN 250 BİNE ÇIKTI
Zaman Türkiye’deki TV yayını yapan tek kanal olan TRT’de programın yayınlanmasıyla yıllık Turist sayısının 100 misli artarak 250 bine çıkmasıyla o zamanki merdivenlerde oluşan tarafımızdan da fotoğraflarla tespit edilmesiyle günümüzde de halen kullanılan merdivenler ve bir çok müştemilat ile uzun uğraşların ardında yeni girişin yapılmasına kadar onlarca yıl kullanılan giriş ve seyir yeri yapıldı.
NEŞET KÜRKLÜ, YAŞAR GÜÇLÜER VE SERDAR AKAR DÖNEMİNDE AYNI SAMİMİYETLE TURİST SAYISI KATLANDI
12 Eylül darbesinde seçilen başkanların görevden alınmalarıyla beldelerdeki en kıdemli ve yaşlı muhtarın Belediye başkanlığına atanması uygulamasıyla Belediye başkanlığın atanan merhum Neşet Kürklü nün, darbe sonrası yapılan ilk mahalli seçimde başkan olan Yaşar Güçlüler ve “Saddam” lakaplı Sehtar Akar ile istisna dışındaki diğer başkanların
Bağdat Fatihi Genç Osman’ın Aksaraylı olduğunu ispatlayan beldenin Tarım Kredi Kooperatifi müdür Aratol’llu Hüseyin İmamoğlu ile Oğuz Doygun gibi idealist belediye çalışanın ve buralı olan öğretmenlerle Kültür müdürü Ekrem beyin ,Ruhi Özkanlı ve Hamza Zengin müdürlerinde samimi çalışmalarıyla bölge turizmi günümüz seviyesine çıkartıldı.
Ahde vefanın gereğinin hem Hakkın rızası hem de yeni hizmetlerin teşviki için yapılması, aksinden ise kaçınılması dileğiyle.
Rabbim yar ve yardımımız olsun.