WHO Heyeti, Komplo Teorilerinin Odağındaki Wuhan Viroloji Laboratuvarı’nda
Dünya genelinde iki milyondan fazla insanın ölümüne neden olan koronavirüs salgınının nasıl başladığına dair ipuçları bulmak için Çin’e giden Dünya Sağlık Örgütü (WHO) uzmanları, bugün komplo teorilerinin odağındaki Wuhan Viroloji Enstitüsü’ne gitti.
Heyet üyelerinden Peter Daszak, “Çok yapıcı bir gün gün olmasını bekliyorum. Anahtar konumdaki kişilerle konuşacağız, sorulması gereken önemli sorunları soracağız” dedi.
Eski ABD Başkanı Donald Trump ve eski Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, virüsün 2019’un sonlarında bu laboratuvardan sızdığını öne sürmüştü.
Birçok bilim insanı bu tezi reddediyor. Ancak bazı uzmanlar, hayvanlardan alınan ve insanlara geçme olasılığı incelenen bir virüsün laboratuvar çalışanlarından birine bulaşmış olabileceğini ve hastalığın bu şekilde yayılmış olabileceğini söylüyor.
Bazı bilim insanları Çin’den, laboratuvarda üzerinde çalışılan tüm koronavirüs örnekleriyle ilgili verileri açıklamasını istemişti. Çin’den şimdiye kadar bu çağrıya yanıt gelmedi.
Yarasa araştırmaları
2003’te 700 kişinin ölümüne neden SARS hastalığını bulan ve bu hastalığın kaynağı olabileceği söylenen yarasalar üzerinde çalışmalar yapan Wuhan Viroloji Labarotuvarı’nın Başkan Yardımcısı Prof. Şi Zhengli, daha önce yeni koronavirüsün yüksek güvenlikli bu laboratuvardan yayıldığı iddialarını reddetmişti.
Enstitü yıllardır laboratuvardan 1.600 kilometre uzaklıktaki bir mağarada yaşayan yarasaları inceliyor.
2012’de bir bakır madeninde yer alan bu mağaralardaki yarasa dışkılarını temizleyen altı madenci, zatürree benzeri bir solunum yolları hastalığına yakalanmış ve üçü hayatını kaybetmişti.
Bu olaydan sonraki üç yıl içinde mağaradan dışkı örnekleri toplandı. Ancak ekip bir bilgilendirme dışında mağaralardan toplanan virüslerle ilgili hiçbir makale yayımlamadı.
Prof. Şi Zhengli, Haziran’da bir Amerikan bilim dergisine yaptığı açıklamada başlangıçta virüsün laboratuvarlarından yayılmış olabileceği konusunda çok endişe ettiğini ve günlerce uykusuz kaldığını söylemişti.
Şi daha sonraki araştırmalarında laboratuvarlarındaki hiçbir gen dizilimin koronavirüsün gen dizilimiyle eşleşmediğini açıklamış, “Koronavirüsün bizimle ilgisi olmadığına bahse girerim” demişti.