İSTİKBAL KORUNAN VE DEMOKRASİ STANDARDI YÜKSEK ÜLKE MEDYASI GİBİ MİLLİ DÜŞÜNMEKTE!!!
Bu gün 10 Çalışan Gazeteciler Bayramı.
Bu bayramın devam etmesi hem gazetecilerin hem de kamu otoritesinin bu mesleğin devamını ortak mutabakatla sağlamalarında!!!
MEDYANIN İSTİKLAL VE İSTİKBALİ MEDENİ ÜLKE MEDYASI GİBİ MİLLİ MESELELERİNİN YAYINDA OLMASINDA
Balkan ülkeleriyle birlikte 13 batı Avrupa ülkesinin yarısından fazlasının başkentleri de dahil yüzden fazla şehrini ortalama 2.5 yıl kadar oralarda kalarak gezdim, gördüm bir çok incelemeler yaparak araştırmalarda da bulundum.
Siyasileriyle, bürokratlarıyla, meslek erbabıyla adli makam yetkilileriyle imkanım nispetinde röportajlar yaptım, bazılarıyla tartıştım, bir çoğunu haklı olduğumda ikna edebileceklerini görecek kadarda kendilerini tanıdım.
AVRUPA ÜLKELERİNİN VATANDAŞLARININ SİYASETİN HER ÇEŞİDİNDEN OLANLARININ ORTAK PAYANDALARI” VATAN”
Buralarda yaşayan ülkemiz insanlarından ve ülkemiz vatandaşı olmasalar da ataları bizden olan balkan ülkeleri vatandaşlarıyla ,ataları bizden olmasalar da Türkçeyi bilen ve konuşanlardan aldığım bilgilere göre bulundukları ülkelerin vatandaşları olanların siyasi yelpazenin her yerinde olanların tamamının ortak kaygıları kendi vatanlarının meşru çıkarı oluyor.
Amerika’ya gitmedim amma oraya ve Kanada ile Avustralya da dahil en uzak batı tipi demokrasi ile yönetilen ülkelere gidip oralarda epeyce kalanlardan buralarda da bireyin ve siyasi partilerin fikirleri ne olursa olsun tamamı için önce vatanlarının milli menfaatlerinin geldiğini sonra kendi siyasi fikirlerinin geldiğini öğrendim..!!!
Yani oralardaki yaşayanın en komünisti bizdekiler gibi Roman ’yaya zulmettiği için vatandaşları tarafından yapılan darbe ile görevden alınarak kurşuna dizilen Çavuşesku için gösteri yaparak ”Çavuşeskular Ölmez!” demiyorlar.
Milletimiz tarafından asla tasvip edilmeyen ve kınanan yapılan soruşturmaların sonunda Fetö/Pdy nin kurduğu kumpasla milletimizin içinde infial uyandırmak için yapılan kirli oyunla katledilen Agop gazetesi sahibi meslektaşımız Hırant Dink olayından sonra ”Hepimiz Ermeni’yiz” naraları oralarda hiç mi hiç atılmıyor.
Ülkemiz ekonomisinin direk olarak 40 Milyar Dolar, dolaylı olarak bunun misli misline zarar uğradığı gezi vandallığı oralarda lokalleri dışında genel manada yapılmıyor, yapılanlarda infiale sebep olmaması için medya organlarında yayınlanmıyor.
Siyasetçilerin Paris’teki Sarı Yelekliler ile Hamburg’daki olaylar misali gösterilerini ise oraların medya organları bizim ülkemiz medyasının yaptığı gibi naklen vermediği gibi bu olaylardan Hamburg gösterileri esnasında Berlin’de Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı makamlarına takribi yarım kilometre mesafedeki otelde 5 gün kalmama rağmen sadece tek bir gazetede magazinleştirilen ”Hamburg’da Yastık Savaşları” haberini görebildim.
Bu haberin dışında Alman medyasında gösterilerle ilgili başkaca bir haberi de ne gördüm nede duydum.
KENDİ VATANDAŞLARI İÇİN YÜKSEK STANDARTLI DEMOKRASİ UYGULAYAN DEVLETLERİN MEDYAS OTO KONTROLLE ÜLKELERİNİN İMAJINI HABERLERİYLE BOZMAZKEN, MAHALLİ GAZETELERDE ONLARIN YOLUNU TAKİP EDİYOR!
Batı ülkelerinin siyasi yelpazesindeki tüm siyasileri gibi ülkemizde eskiden” Genel Basın” olarak tabir ettiğimiz, şimdilerde adı” Ulusal” olan medyasında kendi ülkelerinin dışarıda imajının bozulmaması için bu tür haberlerde gönüllü olarak geliştirdikleri oto kontrol uyguluyorlar.
ELİN MEDYASI VATANIN İMAJINI BOZMAMAK İÇİN OTO KONTROL UYGULARKEN TÜRKİYE MEDYASI YAPTIĞI HABERİN ÜLKEMİZE VE İLİ VE İLÇESİNE VERECEĞİ ZARARI UMURSAMADAN VERMESİNİN VİCDANİ VE AKLİ AÇIKLAMASI YOK!!!
Bu uygulamayla gelişmeleri görmezden geldikleri gibi mahalli medyası da illeri ile ilçelerinin ve bölgelerinin imajını aynı şekilde koruyorlar.
Bizde ise bunun tam tersi uygulamayla yapılan haberin bulunulan yere konuyu bizim Aksaray, Afyon, Kayseri, Karaman ve Niğde medyası ile birlikte istisnalar dışında ülkemiz genel ve mahalli gazeteleri ile illerdeki genel ajanslar ile gazetelerde en küçük olayın bulunulan yere vereceği zarar umursanmadan haber yapılması ve bunların uzun yıllar internette kalması nedeniyle illerin imajına önemli zararlar veriliyor.
Bizim milletimizin siyasetin tüm yelpazesinde olanlarıyla birlikte medya mensuplarının da her zaman ve her şartta ülkemiz istikbalini merkeze almaları.
Kamu otoritesi tarafından ise haberleşmenin olmazsa olmazının medya olduğu gerçeğinin asla unutulmaması ve ne surette olursa olsun sansüre sebep olacaklardan uzak durulması.
Bu çerçevede TİGAD Genel Başkanı Okan Geçgel ile 68 Aksaray Gazeteciler Cemiyeti başkanı Ali Ragıp Südemen’in hem genel hem de mahalli medyanın korunması için dile getirdiklerinin gereğinin yapılması.
Bu çerçevede hem kamu,hemde genel ve mahalli medyanın kazan ,kazan prensibi çerçevesinde resmi ilanlarla ve sağlanan gelirle giderlerin karşılanabilmesi için mecburi sigortalı çalışan sayısında da istişareyle makul seviyeye inilmesiyle medyanın hayatını idamesinin sağlanması dileğiyle meslektaşlarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününü tebrik ediyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.